Hande Öztürk
ANKARA – Uluslararası Demokrasi Enstitüsü (NDI) Türkiye’nin ‘Türkiye’de Siyasi Partilerde Kadın Katılımı Araştırması’nın Lansmanı, Ben Seçerim Derneği’nin “Kadın Siyasetçi Algısı Kamuoyu Araştırması”nın da katkısıyla, çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcisinin katılımıyla yapıldı.
‘KAMUOYUNUN KADIN SİYASETÇİLERİN ARTMASI YÖNÜNDE TALEBİ VAR’
Ben Seçerim Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Nilden Bayazıt, toplantının açılış konuşmasında derneğin 2022’de yaptığı ‘Siyasette Kadın Araştırması’nı hatırlattı. Kamuoyunun kadın siyasetçilerin artması yönünde talebi olduğunu belirten Bayazıt, kadın siyasetçilerin önünde ‘cam tavanlar’ olduğunu ve bu yüzden siyasette aktif olamadıklarını söyledi. Bayazıt “Anadolu’nun pek çok yerinde sesini duyuramayan ama ciddi emekler sarf eden kadın siyasetçiler için kurulduk ve onlar için mücadele etmeye devam ediyoruz” dedi.
‘PARTİLER DE KAMUOYU DA KADIN SİYASETÇİLERE HAZIR AMA ORTADA KADIN SİYASETÇİ YOK’
“Siyasi Partilerde Kadın Katılımı Araştırması” hakkında bilgi veren NDI Türkiye Proje Sorumlusu Mert Yavuz, araştırma kapsamında 17 ilde; AK Parti, CHP, İYİ Parti ve HDP’nin bin 700 üye ve yöneticisiyle görüştüklerini belirtti. Partilerin siyasette kadın temsiline kamuoyundan daha hazır olduğunu ifade eden Yavuz, uygulamada kadın adayların yeterince gösterilmediğinin altını çizerken “Ben Seçerim Derneği’nin araştırmasına göre kamuoyu kadın aday ve milletvekilleri olsun istiyor. Bizim araştırmamıza göre partiler de kadın adaylar olsun istiyorlar. Bu sayede daha çok oy alabileceklerini düşünüyorlar. Fakat elde edilen sonuçlara göre ortada yeterince kadın aday yok” dedi.
KADINLAR SİYASETTE ETKİN AMA KARAR VERİCİ DEĞİL
Araştırmada katılımcıların yüzde 71’i kadınların etkin bir biçimde siyaset yaptıklarını ifade yarısı etkin biçimde siyaset yapsalar da partilerin karar mekanizmalarında yeteri kadar yer almadıklarını dile getirdi. Katılımcılar kadınlara daha çok saha çalışmalarında görev verilmesinin kadınların karar alma mekanizmalarında yer almasını zorlaştırdığı ifade etti.
Katılımcıların yüzde 67’si, kadınların aday gösterilme ve seçilme bakımından partilerinde yeterince temsil edildiğini söylerken araştırmada “aday gösterilme” ve “seçilebilir aday gösterilme” arasındaki farka dikkat çekildi. Kadınların seçilme ihtimalleri düşük olan yerlerde aday gösterildiklerine yönelik tespitlere de araştırmada yer verildi.
KADINLAR YERELİ DAHA AZ TERCİH EDİYOR
Yapılan araştırmada katılımcılar, kadınların milletvekilli olabildiklerini ve ülke düzeyinde yeteri kadar temsil edildiğini ifade edilirken muhtarlık, belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği gibi yerel yönetimlerde yeteri kadar aktif olamadıklarını kaydetti. Kadınların yerel yönetimlerdeki menfaat çatışması ve yolsuzluk gibi etkenlerden tedirgin oldukları için yerelde siyaset yapmayı tercih etmedikleri belirtildi.
PARTİLERİN YÜZDE 75’İ KOTAYA OLUMLU BAKIYOR
Araştırmadaki katılımcılara göre kadınların siyasette aktif yer alması önündeki en önemli engeller; sermaye ve özgüven eksikliği, iş-özel hayat arasındaki dengesizlik, siyasi çevre eksikliği, kadınlara karşı parti içi tutum ve davranışlar, şiddet ve taciz.
Kadınların siyasete katılımı için çözüm önerileri de sorulan katılımcıların yüzde 75’i kota sistemine olumlu baktıklarını dile getirdi. Katılımcılar ayrıca kadın dayanışmasının güçlendirilmesi gerektiğine yönelik de vurgu yaptı.