Depremde yakınlarının öldüğünü ve kendisinin de enkaz altından kurtarıldığı anlatan depremzede bir kadın, çadırda kalırken yaşadığı sorunları anlattı:
“Yılanlar geliyor, akrepler geliyor. Her gün bir tane ben öldürüyorum. Kızımın üstüne benim üstüme… Sefillik yani burası. İstiyoruz ki bir destek gelsinler, el uzatsınlar. Biz de insanız. Evimiz yıkıldı, eşyalarım gitti. Ben deprem altında kaldım, sonradan kurtardılar, benim kızımı sonradan kurtardılar. Kızımın baya morali bozuk, babasına bağırıyor bana bağırıyor, ben bağırıyorum. El uzatın ya. Biraz yüreğiniz yansın. Ağlıyoruz, bütün gece çadırın içinde, battaniye içinde titriyoruz. Su yok, suyu buradan taşıyorum yukarı kadar çıkarıyorum, elim sakat ya. Ben sara hastasıyım. Vicdanınıza koyun. Benim annem öldü, ailem öldü enkaz altında. Bütün dünyam gitti benim, çocuklarım giderse ne yaparım? Çocuğuma acıyorum, kendime değil.”